beni çeken
kasıp kavuracak olan o ateş yakın
müthiş ve
çıldırtırcasına sakin
adımladığın taş duvarın hesabını verdin mi ayaklarına
yazdan kışı
güzden baharı telaşladı mı yüreğin
bakakaldığın hangi ayna sahici
gitmelerin esamesi günlüklerde
yazmalara doyamayan tükenmez kalemler tükeneli kaç kırık hafta oldu
sözcüklerin izi önce yüreğime
oradan dilime
ve sonra elime geçmişken
elimin acısını bana sorma
gülümseyen fotoğraf karesi
koca bi
na
koca bi
bi
sorma geceyi sevip
karanlıktan korkuşumuzu
sorma sigorta ve maaş hesabı yapılan
zamanı: güne, aya, yıla bölen hain bekçiyi
sorma bana elinin değdiği yerde
İsa nefesi
ve sapsarı bir toz yutarcasına hayran olduğum şehir
yazmalara işlenen oyalar kadar çetrefillidir aşk