Sen beni şimdi vazgeçtim say Lamia,
Saçlarına dokunmaya kıyamayan birinden bahsetme kimseye
Gözleri gözlerinde hürriyet bekleyen bir sevgili
Ya da eli eline değmiş biri yoktu
Hâlimi sorana
Yüreğimde Nil değil, Sahra inşa etti de
Ben O’nu sol yansız bıraktım deme
Yine kendini akla Lamia!
Umut çiçeklerini sulamayı da ihmal etme,
Bilirsin, severdim onları
Uyumak için ninnilerimi ara ama
Gecelerce uyutmadım diye beddua et
Kokusunu yastığında unutmuş birini unut sende
Benim için geriye dönme Lamia
Yaptıklarım sen dön diye değildi
Kal diyeydi Lamia, kal diye
Artık yabancısın bana Lamia, yabancı
Bedduada bırakmadım ardından
Bugün gelsen yüreğinden miras metruk bir binam var
Nice saraylarla karşı karşıya
Tanırsın uzaklardan, hatta ellerinle bırakmış gibi bulursun yollarımı
Ama sen bulma Lamia
Söz, yaramı senden bilmeyeceğim
Şifamda değil, senin mesafelerinde ısrarcıyım
Belki de anlatıldığı gibi değildi aşk,
Mecnun Leyla’nın başı için yemin etmemiş,
Ferhat, Şirin’in şehrindeki dağları bilmezmiş
Yalnız doğrun vardı ya hani; orada aşk yoktu Lamia
Haklıydın belki sessiz yargılarında
Sakla yüreğini, sakla
Sevgini görmesin kimse
Ben seni çocukken anlatılan masallarda ararım yine
Saat on iki oldu Lamia
Gitme vakti!
Sen beni şimdi terk eden say Lamia…